18 Nisan 2011 Pazartesi

can sıkıntısına

18 gündür yazmadığımı fark ettim. daha doğrusu yazamadığımı fark ettım. ben bu işi beceremiyorum :) normal bi paylaşım yerıne çevireyim dıyorum blogumu. ama o kadar çok yapan var ki bu işi. çok ustaları çok profösyönelleri var. ben tam bi oje delisiyimdir. oje ıle ılgılı blog yazayım diye düşünüyorum sonra oje ıle ılgılı olan bloggerlara bakıyorum ben cok amatör kalırım yanlarında. en iyisi mi zor da olsa saçma sapan sa olsa ben günlük şeklinde karalamaya devam edeyim :)
daha önce okuldan nefret ettıgımı soylemısmıydım.  hahah seven yoktur sanırsam. şu saate kadar uyanıgım en az 1 saat daha burdayım. bu yüzden sabah yine benim için işkence olacak. sevmiyorumm okuluuuuuu, pazartesiileriiiiii, salılarııı diye devam eder böyle :)
bloga pek yazmıyorum ama cok okuyorum ya :)  benı ızleyen herkesı ızlıyorum ve nerdeyse hepınzıın yenı yazdıklarını  okuyorum. yorumda yapmak ıstıyorum ama dogrusunu soylemek gerekırse yorum ayzında yok hesap seç, yok karakter gir vs.. çok üşeniyorum :) ama siz bana yapın. ne kadar bencilim ^,^
burayada üşengeçlikten yazmıyorum ben. yazmaya değilde yazıya ekleyecek resmi bulmaya üşeniyorum valla :) genelde resımelrı de ben bulmam pek. birine buldurturum :)
bu da öyle oldu :)

1 Nisan 2011 Cuma

facebook un arkadaşlar arasında ki etkisi ve dostluk

üniversiteye başlayınca arkadaşlığın ne demek olduğunu dostluğun ne demek olduğunu çok daha iyi anladım.
dost candır, kandır. ne olursa olsun yanındadır. oysa arkadaş öyle mii :)) başımdan geçen bir komedi yi paylaşıyorum :)
aslında çok acı bir durum ya neyse :)
geçenler de bir arkadaşımla(sözde 8 aydır tanıştıgım en ıyı arkadasımdı) tartıştım. daha doğrusu o kendi halinde tartıştı :) sebep o kadar komik ki gülerisiniz.

bundan bir kaç hafta önce hava günlük güneşlik iken kampüsün yeşillikleri arasında onlarca resim çekildik. adı X olan arkadaşım bu resimlerin hepsini face e atmış. ben ise face de profil resmini bile sürekli kullanmam. sevmiyorum sanalda resmimin olmasını. herneyse ertesi gün oldu biz oturuyoruz kızlarla. Y olan kişi dediki benm resimleri kaldır ya sevgilimle tartıştım vs.. Z kişisi ise '' kaç kez söyledim benim resmimi face e atmayın diye '' konuştu. bende dedim ''  istemiyorum.  biliyorsun face de hiç resmim yok '' ama bunları böyle ciddi söylemiyoruz :) gerçekten de aradaki  (meğerse hiç olmayan)samimiyete bağlı olarak şakayla karışık bir şekilde söylüyoruz. neyse X  ;  ''tmm kaldırırım eve gidince bir daha da resim filan çekilmem'' dedi. neyse o gün bitti boyle. sabah yeniden okula geldik. bu hiç birimizle konuşmuyor. ama biz de sormuyoruz neyin var diye. neden soralım ki haklı olan biziz. aradan 1buçuk hafta geçti kız hala biz le çat pat konuşuyor. en büyük tepkisi de bana! ben laf atmasam hiç konuşmuyor benimle. tek başına oturmalar çıkışta hiç haber vermeden gitmeler falan. 

bunun yüzünden kendimi ilk okulda ki ergen kızlar gibi hissettim :) arkadaşlığı bitirdiği sebebe bakarmısınız. gülsem mi ağlasam mı bilemedim. gerçi çok da umrumda değil ama insanlar ile dargın olmaktan nefret ediyorum.